ABD Hava Kuvvetleri 2050'ye kadar düşmanlarının 1.600 km menzilli uçaksavar füzelerine sahip olacağını tahmin ediyor

ABD Hava Kuvvetleri, 2050 yılına kadar düşmanların 1600 km uzaklıktaki hedefleri vurabilecek uçaksavar füzeleri konuşlandırabileceği ve hava muharebesinin doğasını yeniden şekillendirebileceği uyarısında bulundu.

1. resim

Kongre'ye yakın zamanda sunulan bir raporda detaylandırılan bu tahminler, füze teknolojisi ve uzay tabanlı izleme sistemlerindeki gelişmelerin geleneksel askeri stratejileri nasıl zorlayacağının altını çiziyor.

Rapor, ultra uzun menzilli füzeler ve uydu güdümlü hassasiyetin bir araya gelmesinin ABD'nin hava operasyonlarını nasıl önemli ölçüde sekteye uğratabileceğini vurgulamaktadır. Geleneksel olarak tehditlerden uzakta görev yapan tankerler, bombardıman uçakları ve diğer destek uçakları daha önce görülmemiş mesafelerde savunmasız kalabilir ve orduyu hava üstünlüğü yaklaşımını yeniden düşünmeye zorlayabilir.

Bu gelişmiş füzelerin tehdidi, Hava Kuvvetleri'nin sabit ileri üslerinin savunmasızlığına ilişkin daha geniş kapsamlı endişeleriyle de örtüşüyor. Gelecekteki olası çatışmalarda, özellikle de Pasifik'te, bu tür üsler hassas saldırı tehdidi altında savunulamaz hale gelebilir ve hava harekatlarının başlatılma ve sürdürülme şeklini temelden değiştirebilir.

Çin'in hızlı teknolojik ilerlemeleri raporun ana odak noktasını oluşturmaktadır. Ülkenin genişleyen uzay tabanlı istihbarat ve hedefleme ağları, yaklaşan zorluğun önemli bir itici gücü olarak görülüyor. Çin birincil “hızlanan tehdit” olarak tanımlanırken, Rusya da dahil olmak üzere diğer ülkelerin de benzer yeteneklerin peşinden gitmesi bekleniyor.

Ortaya çıkan bu tehdide karşı koymak için ABD ordusu halihazırda yeni teknolojilere yatırım yapmaktadır. AIM-260 füzesi ve SM-6'nın havadan fırlatılan versiyonları gibi programlar ABD'nin havadan havaya silahlarının erişim alanını genişletmeyi amaçlamaktadır. Ayrıca, B-21 Raider hayalet bombardıman uçağı ve modernize edilmiş B-52'ler gibi platformların aşırı menzillerdeki hedefleri vurabilecek yeni nesil füzeler taşıması beklenmektedir.

Uzay, Pentagon'un gerçek zamanlı hedefleme bilgisi sağlamak üzere uydu takımyıldızları geliştirmesiyle birlikte gelecekteki hava muharebelerinde çok önemli bir rol oynayacaktır. Bu sistemler füzelerin savunmasız havadaki radar platformlarından bağımsız olarak çalışmasına olanak tanıyacak ve hava muharebelerinin yapılış biçiminde önemli bir değişime işaret edecektir.

Rapor, ABD Hava Kuvvetleri'nin artık havanın kontrolünü güvence altına alamayacağı bir gelecek öngörüyor. Bunun yerine, hava üstünlüğü tartışmalı ve geçici olacak ve ordunun yeni bir dönemsel hakimiyet çağına uyum sağlamasını gerektirecektir. Füze teknolojisi ilerledikçe ve uzay tabanlı sistemler savaşın ayrılmaz bir parçası haline geldikçe, 2050 yılında hava muharebesi bugünkünden çok farklı görünecek ve hem fırsatlar hem de zorluklar küresel askeri manzarayı şekillendirecektir.

Kaynaklar

Tartışma