Ahmet Hakan:

Maalesef Dilruba adlı şahsın konuşmasını dinlediğimizde “üslubu amma da bayağı, ne kadar da kaba bir dili var” falan diyorsunuz.

Ayrıca meramını anlatırken hakaret etmeyi maharet sandığını fark ediyorsunuz.

*

Mevcut üslubuyla, mevcut bayağılaşmasıyla, mevcut hakaretleriyle...

Bir kesim tarafından el üstünde tutulmuş, kahraman haline getirilmiş. “Atatürk’ün kızı” diye nitelendirilmiş.

Niye kendini geliştirmeye gerek duysun bu şahıs?

Bayağılığın el üstünde tutulduğu bir ortamda...

Dilini niye düzeltmek istesin? Üslubunu niye temiz hale getirmeyi arzu etsin?

*

Beş on sene sonra ağzı daha bozuk, daha bayağılaşmış, üslubu daha kirli bir Dilruba’yla karşılaşırsak...

Bunun kimlerin eseri olacağını şimdiden biliyoruz yani.

1. resim
Tartışma